Pages

30 Nisan 2010 Cuma

Dua

Resim koymasam ama dua istesem, kendim için bile değil çok şey mi istemiş olurum diye düşünüyorum.

29 Nisan 2010 Perşembe

Choice Browni


S: Karnın aç mı ?

E: Biraz

S: Ben çok açık zaten bir şeyde yiyemiyorum.

Bundan sonra bir şey olmamış gibi...

E: Normalde ben de tek öğün yerim ama bugün sabah şunu yedin öğlen bunu yedim akşamda bunu yedim şimdi biraz midem kazındı...

S: Pes ben az önce sana ne dedim.

E: pardon 2 tane Choice Browni unutma bak.

S: Himm görüşürüz:)

Şişman Badem cik


Geçmedi geçmiyor şişliği aldırsam ama bir zaman sonra geri istesem verirler mi şu dolgun bademcikleri mi?

Hastane Kokusu


Ne ile dezenfekte ediyorlar etmesinler kardeşim ne berbat bir kokudur o, yok özel hastaneler neden öyle kokmuyor vazgeçilmez bir şey ise ...

28 Nisan 2010 Çarşamba

Dondurma-2


Eğer bir daha yersem iki olsun diyorum. Birisinin bana bunu yememem gerektiğini anlatması lazım. Bademciklerim davul gibi şişti ve nefes alamadığım için saatlerdir uyuyamıyorum bana da yazık yahu, bu nasıl bir karşılıksız aşk bu nasıl ızdıraptır.

Güzele Bakmak Darb-ı Meseli


B. ile yürüyoruz sol tarafta 3 arkadaşımız sohbet ediyor. Gayrisinden çocuklara bakıyorum bir yandan da B ile yeni yapılan bir binanın kötü dış cephe boyasından söz ediyoruz. Karşıdan gelen hatun kişiyi de göz ucu ile gördüm görmedim konuşmaya devam ettim velhasıl yanımızdan geçti arkadaşlara selam verdik adamlarda ses  yok.

Dedim ayıp gençler bana bakın ne bakıyorsunuz elalemin kızına.

Ya sana bakıyorduk fişman.

Baksana B şunların yaptıklarına.

B den dumur cevap ne güzeldi gözleri gördün mü ?

Yuh. Sende mi?

E evet dış cephesi kötü.

Sus sus kıvırma rezil adam.

Ne olacak bu erkek milletinin hali bakmayın kardeşim bakacaksa onlar bize baksın değil mi ?:)

Yemek Bilimi


Gece bilim olmaz demeyin.

Yemekte ne var ?

Fasulyeli bla bla

Nasıl bir şey o bakayım? Güzel değilse ben yemem.

Ne demek güzel değilse tat önce.

Yok, ben bakıyım beğenirsem yerim.

Ya seni bana parayla mı verdiler.

Yok... :) Portakala para verdiniz siz...

Yoksa sana yemek. Tatlı ye sen.

Peki.:)

Açım aççççç...

Kötü Türkçe


Blog da bilerek ve isteyerek kötü türkçe kullanacağım okuyanlara duyurulur. Neden böyle yapıyorsun zorun mu var diyen olursa başka bir yerde tam zıttını kullanıyorum dengelemek içindir. Merak eden olursa sorar ben de neresi olduğunu bildiririm.

Halden Anlamak Lazım Bazen


Güzel bir hava vardı biraz üşümenin kime ne zararı olabilir ki hep etrafımda dikkat çeken biri oldum ama bugün bir kez daha fark ediyorum ki çocukluk arkadaşlarım ile konuşurken beni dinlendiriyorlar. G. ile bir konuşmamız da bunun üzerineydi nasıl biri ile evlenmek istersin üzerine derin bir soluk ve hal’den anlayan dedi. Bir sürü inanılmaz kadınla olmuş iki adam tek bir cümlede bu denli anlaşabilirdi.

Halden anlayan.

ps: foto rastgele seçildi ama şimdi bakınca saçları hiç de fena gözükmüyor.

27 Nisan 2010 Salı

Vardır Bir Hayır


Bitti demeyi sevmem demiyorum da hayırlısı olsun demeliyim. Dayımın hastalığı yeterince net düşünmemi engelliyordu ağırlaştığı haberi tam tuz biber oldu ne diyelim canları sağolsun. Zordur bizi sevmek.

Zordur Ölmek


Çağırdığını biliyorum, geleceğim. Hep gelmedim mi ? Sende biliyorsun şimdi üzerime yüklediğin aynı his, gel ve öleyim. Bir balık olup oltaya takılacağını bilip yaşamak gibi.

26 Nisan 2010 Pazartesi

Aradığınız Kişiye Şu an Ulaşılamıyor...


Telefonu yüzümüze kapattı ne diyelim. Canı sağolsun. Ne de olsa olgun adamız ortalığı yakıp yıksak kime ne faydası olur değil mi...

D ile Cumartesi



D. ile yemeğe gittik kendisi okuldan eski bir arkadaşım. Az kahrımızı çekmedi değil sohbet muhabbet güldük eğlendik konu bir ara Eylül’den açıldı bana çektirdiklerinden kaprislerinden konuştuk.

Brahms


Bir şeylere bakıyordum Eylül (Namı Diğer yasakçı bkz. dondurma konusu) bana Brahms'ın bir eserini yolladı ki kendisi hafif pop art arabesk bir müzik severdir, şaşırdım ne yalan söyleyeyim işin en garip tarafı sen dinler misin diyince de 40 yıllık opera sanatçısı gibi ne zannettin demesi. Yok, sevmesi hoşuma gitti kaldı ki birlikte operaya gideceğiz ben büyük ihtimalle kavga çıkartırım salonda ama olsun: p

O kadar kusur kadı kızında da olur bu da bizim kusurumuz olsun. Uzun zamandır şaşırmak bu kadar mutlu etmemişti ne garip.

Kasaba


Doğduğum yeri seviyorum küçük bir sahil kasabası, deniz kokar akşamları insanları arasında garip bir iletişim vardır. Kâh artık göç etkisi ile eski tanışıklıklar fazlası ile söz konusu olmasa da insan kendisini güvende hisseder. En beklenmedik anlarda birisinin selamı ile yüzünüz güler.

Dondurma


Yazmazsam olmaz, bu mereti seviyorum ama sevgi de bir yere kadar. Aramızda garip bir savaş hali olduğunu da inkar etmiyorum, yemeyecektim kesişmemizde bana okuduğu meydan okumaya görmezden gelebilirdim, ama olmadı bir kez daha ona dokunmak istedim.
 
Powered by Blogger